Hands from a statue of from Akhenaten and Nefertiti, quartzite, c.1345-1335 BC, at Neues Museum, Berlin |
İyi bir fotoğrafın durgun, çarşaf gibi sakin yüzeyinin altında bekleyen ve bize dokunmaya hazır bir el vardır. Biz de fotoğrafa baktığımızda, gördüklerimiz karşısında nasıl düşünüyorsak öyle elimizi uzatırız; tedirgin, mutlu, kaygılı, umut dolu, öfkeli, hayranlıkla, acıyla, sevgiyle, kederle...
İyi bir fotoğrafçı ölümü kabullenmiştir, ona karşı çıkmaz, sadece elini uzatır.
İyi bir fotoğrafçı her ölümün yeniden doğuş olduğunu bilir.
Akhenaton, ortada hiç kimse yokken sevdiği kadın Nefertiti'nin elini tutarken ne düşünmüştü? Nefertiti, çevrelerinde hiç kimse yokken Akhenaton'a nasıl dokunmuştu? Gerçekten onu seviyor muydu?
Ben tarihi figürlerden çok, binlerce yıl önce yaşamış, bir fotoğrafı çekilemeyen âşıkların ellerini merak ediyorum.
Şimdi baskısı tükenen, Talat Sait Halman'ın "Eski Anadolu ve Ortadoğu'dan Şiirler" adlı kitabında 4 bin sene evvel yaşayan şairlerin tutkuları ve düşünceleri vardır.
Fotoğraflara ve şiirlere bakıp, eski insanların ellerini düşünüyorum, bizimkilerden farklı mı dokunuyorlardı hayata?
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder