24 Temmuz 2010 Cumartesi

Girift saati



Hayatımızın bütün fotoğraflarını tek bir karede toplayabilseydik nasıl olurdu acaba? Acılarımızın altında arzularımızı, öfkelerimizin üstünde sevinçlerimizi görebilseydik, neler düşünürdük? Galiba, hayatımızın çözüldükçe dolaşan hatıralarını biribirine karışmış, girift hat yazıları gibi hemhal olmuş bulurduk. Şimdi gülüp geçtiğimiz ama zamanında ciddiyetle üzerinde durduğumuz şeyler yok mudur?

Şevket Rado'nun 'Türk Hattatları' kitabında bulunan eserleri çizen hattatlar ömürlerinin ve düşüncelerinin fotoğrafını yazıyla anlatmış olabilirler mi?

Her fotoğraf bir sorudur, başka başka sorulara açılan bir kapıdır, bir labirent.

İnsan çok acayip bir varlık, çözüldükçe dolaşıyor. Aynı şeyleri fotoğraf için de söyleyebilir miyiz? Aynı fotoğrafa bakan farklı gözlerin başka şeyler görmesi her zaman mümkündür.

Fotoğrafları düşünürken şarkı söylemek de mümkün:

Kördüğüm

Söz: Şevket Rado / Müzik: Hümeyra
(Hümeyra - 1969 - Yonca)

Öyle uzak ki yerim
Uzakları aşıyor
Bütün özlediklerim
Benden ayrı yaşıyor

Ya her şeyim ya hiçim
Sorma dünyam ne biçim
Bir kördüğüm ki içim
Çözdükçe dolaşıyor

Hiç yorum yok:

google27928836a124597b.html